EY Küresel Tüketici Sağlığı Araştırması katılımcılarının %60’ı mevcut yaşlı bakım hizmetlerini “orta” veya “zayıf” olarak değerlendirirken, katılımcıların %75’i “akıllı ev” teknolojilerini kullanmayı tercih edeceğini belirtiyor. Ayrıca, katılımcıların %49’u sağlık verilerini analiz ederek riskleri öngören ve uygun tedaviler öneren yapay zekâ (AI) teknolojilerini kullanmaya sıcak bakıyor. Bakım sağlayan katılımcıların %20’si ise, yaşlanan bir yakınına haftada 31 saatten fazla zaman ayırdığını belirtiyor ve hasta bakımı sağlayan kişilerde tükenmişlik hissi artıyor.
Uluslararası danışmanlık, denetim, kurumsal finansman, strateji ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst &Young), Küresel Tüketici Sağlığı Araştırması’nı yayımladı. Küresel çapta 50 yaş ve üzeri 4 bin 500 tüketici, 30’dan fazla sağlık yöneticisi ve yaşlı bakım uzmanı ile yapılan görüşmelere dayanan araştırma, yaşlanmanın geleceğini ve sağlık sektörünün bu alandaki ihtiyaçlarını ortaya koyuyor.
Araştırmaya göre; katılımcıların %60’ı yaşlı bakım sistemini “orta” ile “zayıf” arasında derecelendiriyor. Bu oran, genel sağlık sistemi ve ruh sağlığı hizmetlerine kıyasla yaşlı bakım sistemine karşı daha olumsuz bir algıya işaret ediyor. Aynı zamanda evde, dijital destekle bakıma olan talep artarken bakım sağlayan kişilerde tükenmişlik riskinin yükseldiği görülüyor.
Katılımcıların %75’i akıllı evlerde yaşamayı tercih ediyor
Katılımcıların %75’i, sensörler ve teknolojik cihazlarla donatılmış, olası acil durumlarda sağlık ekibi ve ailesini uyaran akıllı evlerde yaşamayı tercih edeceğini belirtiyor. Katılımcılar, yaşlanma sürecine destek sağlayan dijital araçları kullanmaya açık olduklarını belirterek, sağlık ve yaşam tarzı ihtiyaçlarını destekleyen dijital çözümleri kullanmaya isteklerinin arttığını söylüyor. Bu dijital çözümlerle birlikte ise özel ve ortak yaşam alanlarına, erişilebilir imkânlara sahip olarak bağımsız yaşamak istedikleri ortaya çıkıyor.
Sağlık ve bakımda teknoloji kullanımı yükseliyor
Katılımcıların %67’si, tansiyon gibi sağlık verilerini toplayarak sağlık ekibine ileten dijital teknolojileri kullanmaya orta düzeyden çok yüksek düzeye kadar istekli olduğunu belirtirken, %64’ü hem sanal hem yüz yüze seçenekler sunan dijital destekli sağlık hizmetlerine açık olduğunu söylüyor. Sağlık verilerini analiz ederek yaşlandıkça artması beklenen sağlık risklerini belirleyen ve uygun tedaviler öneren yapay zekâ teknolojilerini kullanmaya olumlu yaklaşanların oranı %49’u bulurken, 50 ila 59 yaş aralığındaki katılımcılar, daha ileri yaş gruplarına kıyasla evde hasta bakım programları, giyilebilir teknolojiler, sanal bakım, sesli asistanlar ve yapay zekâ gibi teknolojilerin sağlıkta farklı alanlarda kullanılmasına daha yüksek ilgi gösteriyor.
Öte yandan bakım ihtiyacı, teknoloji kullanımını aşan derecede arttığında, tüketicilerin %70’i evde hastane programlarını değerlendirebileceğini ifade ediyor. Bu programlar için en yüksek beklentiler ise günlük aktivitelerin tamamlanabilmesi için destek sağlanması, ilaç yönetimi, hemşirelik hizmetleri ve ev içi güvenlik ekipmanlarının kurulumu olarak sıralanıyor.
Bakım sağlayan kişilerde tükenmişlik artıyor
Araştırma, mevcut sistemlerin büyük ölçüde bakım sağlayan kişilerin karşılıksız emeğine dayandığını ortaya koyuyor. Bakım sağlayan katılımcıların %20’si, yaşlanan bir yakınının bakımına haftada 31 saatten fazla zaman ayırdığını belirtirken %80’i ise haftada en az beş saatini hasta bakımı için harcadığını söylüyor. Bakım sağlayan katılımcıların neredeyse yarısı (%48), bakım sistemi içinde yer almanın çok zor olduğunu değerlendirirken, durumu zor olarak nitelendiren kadınların oranının erkeklere kıyasla daha yüksek olduğu gözlemleniyor.
Sağlık yöneticileri, önceliği sağlıklı yaşam olan bir modele geçiş çağrısı yapıyor
Sağlık yöneticileri küresel sağlık sistemlerindeki mevcut tedavi odaklı modelden, önceliği sağlıklı yaşam olan bir modele geçiş çağrısı yapıyor. Bulgular; sağlıklı yaşlanmada beslenme, sosyalleşme, fiziksel aktivite ve bilişsel faaliyetlerin önemine işaret ediyor. Bunlarla birlikte, bazı uzmanlar bilişsel taramaların birinci basamak sağlık hizmetlerinin rutin bir parçası haline gelmesi gerektiğini destekliyor. Buna karşın araştırma, katılımcıların yalnızca %25’inin sosyal kulüplere katıldığını, %26’sının kişiselleştirilmiş beslenme programı uyguladığını, %43’ünün bir egzersiz planını takip ettiğini ve %50’sinin bilişsel faaliyetlerde bulunduğunu ortaya koyuyor. Bu sonuçlar sağlıklı yaşlanmayı etkileyen konularda sağlık kurumları için gelişim fırsatlarına işaret ediyor.
EY Türkiye Sağlık ve Yaşam Bilimleri Sektör Lideri ve Şirket Ortağı Av. Ahmet Sağlı, EY Tüketici Sağlığı Araştırması hakkında şu değerlendirmelerde bulundu:
“Araştırma sonuçları; artık hayatın pek çok alanında dijital deneyimlere alışkın olan tüketicilerin, dijitalleşmeyi hasta bakım alanında ve sağlık hizmetlerinde daha fazla görmek istediğini ortaya koyuyor. Günümüzde akıllı sağlık teknolojileri, süreçleri dönüştürerek sağlık ve hasta bakım deneyimini optimize etmeye yardımcı oluyor. Bu da sağlık sektörü için uzun vadeli gelecek açısından önemli bir fark ve değer sunarak, yeni fırsatlar doğuruyor. Buna ek olarak, giyilebilir teknolojik cihazlardan sosyal ve ekonomik göstergelere kadar mevcut kaynakların zenginliğinden elde edilen verileri birleştirmek ve analiz etmek; sağlık hizmetlerinin daha kişisel, daha etkili ve daha verimli hale getirebilir. Bu doğrultuda sağlık hizmetleri; hızla gelişen teknoloji, yaşlanan nüfus ve büyük veri ekosistemiyle giderek daha iyi yönetilmesi gereken bir yapıya evrilirken, sağlık sektöründeki şirketler dönüşen sağlık ekosisteminde daha etkili deneyimler sağlamak adına yeni bir stratejik vizyon belirleyerek ve geleceğe yönelik uygulamaları hayata geçirerek öne çıkabilir. Teknoloji, stratejik planlama, organizasyonel tasarım ve süreç dönüşümünü bir arada değerlendiren kuruluşlar, hasta bakım süreçlerinin geleceğine önemli bir rol oynayabilir. ”
EN
EY Global Consumer Health Survey: Demand for Home Care Rises as Digital Solutions and Aging Populations Reshape Healthcare
According to the EY Global Consumer Health Survey, 60% of respondents rate current eldercare services as “average” or “poor,” while 75% say they would prefer to live in “smart homes.” Additionally, 49% express willingness to use artificial intelligence (AI) technologies capable of analyzing their health data, predicting risks, and recommending treatment options. Among caregivers, 20% report spending more than 31 hours per week caring for an aging family member — highlighting growing burnout among those providing unpaid care.
The survey, conducted by global consulting, assurance, corporate finance, strategy and tax services company EY (Ernst & Young), is based on interviews with 4,500 consumers aged 50 and older across the world, as well as over 30 healthcare leaders and eldercare experts. The findings shed light on the future of aging and the evolving needs of the healthcare sector.
Eldercare Services Viewed More Negatively Than General Healthcare
The research reveals that 60% of respondents rate the eldercare system negatively, a more unfavorable perception compared with general healthcare or mental health services. While demand for home-based, digitally supported care continues to rise, caregiver burnout is also increasing.
75% Prefer to Live in Smart Homes
Three-quarters of survey participants say they would prefer to live in smart homes equipped with sensors and devices that notify healthcare teams and family members in the event of an emergency.
Respondents report being open to using digital tools that support the aging process and show greater willingness to use technologies that assist their health and lifestyle needs. With digital solutions, many express a desire to live independently in safe, accessible environments.
Use of Health Technologies Continues to Grow
- 67% are moderately to highly willing to use digital technologies that collect and transmit health data — such as blood pressure monitors — to healthcare providers.
- 64% are open to hybrid health services combining virtual and in-person care.
- 49% are willing to use AI solutions that analyze health data to identify age-related risks and recommend treatments.
- Participants aged 50–59 show the highest interest in home-care programs, wearable devices, virtual care, voice assistants, and AI-supported health tools.
When care needs exceed what technology can provide, 70% of consumers say they would consider hospital-at-home programs, with top expectations including support for daily activities, medication management, nursing services, and installation of home safety equipment.
Caregiver Burnout Intensifies
The study shows that current systems rely heavily on unpaid caregiver labor.
- 20% spend more than 31 hours per week caring for an aging relative.
- 80% spend at least five hours a week on care duties.
- Nearly half (48%) describe navigating the eldercare system as “very difficult,” with women reporting greater difficulty than men.
Health Leaders Call for a Shift Toward Wellness-Focused Models
Healthcare leaders advocate transitioning from today’s treatment-focused systems to models that prioritize healthy living and prevention. The findings highlight the importance of nutrition, social engagement, physical activity, and cognitive stimulation for healthy aging.
Yet only:
- 25% participate in social clubs
- 26% follow personalized nutrition programs
- 43% engage in structured exercise plans
- 50% participate in cognitive activities
These results point to substantial improvement opportunities for healthcare institutions aiming to support healthy aging.
EY Turkey Health & Life Sciences Leader Ahmet Sağlı: “Consumers Expect Digitalization Across Healthcare”
Ahmet Sağlı, EY Turkey Health and Life Sciences Sector Leader and Partner, commented on the findings:
“The results show that consumers — who are now accustomed to digital experiences in many areas of life — increasingly expect to see digitalization in patient care and healthcare services. Today, smart health technologies are transforming processes and optimizing the care experience. This shift creates significant long-term value and new opportunities for the health sector.”
He emphasized that combining data from wearable devices, social and economic indicators, and other rich resources will enable more personalized, effective, and efficient healthcare services.
“As technology, aging populations and big-data ecosystems reshape healthcare, organizations must adopt a new strategic vision and implement forward-looking practices to deliver better experiences. Companies that evaluate technology, strategic planning, organizational design and process transformation together will play a defining role in the future of patient care,” he added.







